26 Aralık 2009 Cumartesi

Dünyanın yönetimi kadınlardamı olmalı ?

Dünyanın yönetimi kadınlardamı olmalı ?



Yaşam Koçu ve İlişki Terapisti Yeşim Duru, biz kadınların günümüz toplumunda etkin yer almasında eğitimin önemini vurguluyor ve tüm kadınlara sesleniyor.
Hepimiz bu sohbeti hayatımızda bir kere bile olsa yapmışızdır ya da en azından yapıldığına şahit olmuşuzdur sanırım.

Dünyayı kadınlar yönetseydi ne olurdu? Bu sohbete denk geldiğimde duyduğum yorumlar genelde çok benzer ve genelde dünyayı kadınların yönetmesi durumunda hiç savaş olmayacağı, daha barışçıl bir dünyada yaşayacağımız, daha temiz, daha az suçun işleneceği vb. bir dünya olacağı yönünde.

Bir düşünelim hep birlikte... Sanırım daha az suç işlenirdi. En azından kadınlara yönelik suçlar azalırdı. ******* ve taciz suçlularına direkt idam veya kısırlaştırma cezası verileceğinden, tahrik vb. unsurlar asla göz önüne alınmayacağından muhtemelen cezalar daha fazla caydırıcı olur ve suç oranı azalırdı.
Özellikle kadına yönelik şiddet suçunda da aynı sebep-sonuç ilişkisinin geçerli olacağını düşünüyorum.

Yere tükürmek, çöp atmak, trafik kurallarını ihlal etmek gibi davranışlar da daha ağır cezalandırılacağından muhtemelen daha temiz ve daha az gürültülü bir toplumda yaşıyor olurduk.

İş savaşa gelince... Sizce savaşlar azalır mıydı?
Biz kadınların mantık ağını bile duygusal dürtülerimizle kurduğumuzu ve olumsuz duygularımızı sürekli deşarj etme ihtiyacımızı düşünürsek, savaşlar gerçekten azalır mıydı?
Örneğin kadın cumhurbaşkanımızın amerikan başkanını ziyaret etmek için haber gönderdiğini ve amerikan başkanının da yoğun programından dolayı kabul edemediğini düşünelim. Kadın cumhurbaşkanımızın aklından geçecekleri tahmin edebiliriz herhalde: “Ne kadar yoğun olursa olsun, istese bir yarım saatini de olsa ayırabilirdi bana. Benimle görüşmek istemiyor, demek ki benden haz etmiyor.” Bu düşünceleri sezen kadın cumhurbaşkanımızın yanındaki kadın danışmanların cevabı da belli: “Çok haklısınız sayın cumhurbaşkanım, o bize gelmek istediği zaman biz de onu kabul etmeyelim. Sizi arayıp özür dilemedikçe de bir daha aramayalım. Hatta siyasi ve ticari işbirliklerimizde sorun çıkartalım ki aklı başına gelsin, burnu sürtsün biraz”.

Bu tepkilerin yönlendirildiği karşı ülke başkanı da kadın olacağı için devamında gelecek tepkiler de belli tabii; “Bugüne kadar ben onun için neler yaptım, ne kadar iyi niyet gösterdim... Bir kere kabul edemedim diye bana yaptıklarına bak!”.

Gerginlik iyice artar ve gergin her kadın tehlikeli derecede yıkıcı olur. Kadınların gazabından korkulur.

Elbette tabloyu egzejere ettim ve bu yorum işin şakası. Şirketleri, ülkeleri ve hatta tüm dünyayı kadınların yönetmesine karşı değilim ve hatta birçok avantajı olacağından da eminim. Ancak dünyayı kadınlar yönettiğinde her şeyin güllük gülistanlık olacağına da inanmıyorum. Yine savaşlar, kötülükler olacak, her yer çiçeklerle bezeli olmayacak.

Kadın ya da erkek hiç fark etmez, yetkin insanların yönetimde olması işin en doğrusu. Ancak yönetimde kadınlara daha çok yer açılmasını, erkek egemen bu dünyada sesimize daha çok kulak verilmesini istiyoruz elbette.
Bugün birçok firma şirket yönetimlerinde kadınlara yer vermeyi, kadınların sezgilerini ve mantıklarını duygusallıkla harmanlamasının daha efektif sonuçlar doğurduğunu keşfetmiş durumda. Ülkeler söz konusu olduğunda bu niye geçerli olmasın?

Hayatın her alanında geçerli bir kural var; HAKLAR VERİLMEZ; ALINIR.
Biz kadınlara çok iş düşüyor. Kendimizi geliştirmek, eğitmek ve her daim yenilenmek. Eğitim hakkı tanınmayan, rızası sorulmadan evlendirilen, karar vermeden çocuk sahibi olunan yıllardan bu yana, en azından büyük şehirler için geçerli kadın devriminde daha yolumuz var. Yönetim hakkımızı almak da devrimimizin bir parçası. Hayat boyu eğitim almak kadar, eğitim alamayan kardeşlerimize yardım etmek de bunun önemli bir adımı.

Hepimizin yapabileceği bir şey mutlaka var. Maddi ya da manevi okumasına yardım edeceğimiz bir çocuk, özellikle eğitim hakkı tanınmayan bir kız çocuğuna uzanan elimiz, onun hayatını değiştirebilir ve kim bilir, belki de ileride ülkemizi yönetir.
Yardımınıza ihtiyacı olan birini mutlaka tanıyorsunuzdur.

Sevgiler

Yeşim Varol Şen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder